Bülent Arınç: Eylem planı açıklayacağız
Bülent Arınç, uyuşturucuyla mücadeleyle ilgili olarak konuştu: Bu iş hiç hoşuma gitmedi!
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,uyuşturucuyla mücadele konusunda 22 Eylül’de Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir eylem planı açıklayacaklarını söyledi.
Bursa’nın Yenişehir İlçesi’nde, 12 derslikli Yusuf Ateş Anadolu İmam Hatip Lisesi ile 72 yatak kapasiteli öğrenci pansiyonunun açılış töreninde konuşan Arınç, “bonzai” olarak bilinen sentetik uyuşturucu illetinden kentin nasıl kurtulacağı üzerinde durduklarını belirtti.
”3 KIZ KAFAYI ÇEKMİŞ, REZALET ÇIKARMIŞ”
Geçen haftalarda kentte yaşanan bir olaya işaret eden Arınç, şöyle konuştu:
“Bunlardan 3’ü, geçtiğimiz günlerde yüreğimizi kanattı. Hem kız talebe hem de 14-15 yaşlarında. Kafayı çekmişler, rezalet çıkarmışlar. 14 yaşındaki öğrenciden bahsediyorum. İçimizde, Allah korusun, pek çok bu yaşta öğrencilerimiz var. Lise öğrencisiymişler, bir yerde buluşmuşlar. Herhalde bu işi ilk defa da yapmıyorlar. Kafayı çekmişler, bazen erkek yüzünden birbirine bıçak çekenler olduğu gibi, sonra da birbirleriyle rezalet çıkarmışlar. ‘500 binde 3 kişi, ne olacak canım’ diyemem. Belki de farkına varmadığımız daha nice 3’ler vardır. ‘Aman’ diyeyim arkadaşlar, aman öğretmenler, veliler, anneler, babalar, valiler, kaymakamlar. Aman, aman…Çocuklarımızı bu durumda görmek istemeyiz. ”
”BU İŞ HİÇ HOŞUMA GİTMEDİ”
Başbakan Yardımcısı Arınç, anne ve babalara, eğitimcilere çağrıda bulundu.
Herkesin sorumlulukları bulunduğuna dikkati çeken Arınç, şunları kaydetti:
“Alkol eğer 14 yaşındaki lise talebesinin eline kadar yaklaşabilmişse, bundan kendimizi de sorumlu tutmamız lazım. Sinek de küçüktür ama mide bulandırır. Bu iş hiç hoşuma gitmedi. ‘Başka yerlerde bundan daha fazlası var’ diyenler varsa, ben hükümet olarak kendi sorumluluğumu bileyim ama sizler de kendi sorumluluğunuzu bileceksiniz. Bu çocuklar başka türlü yetişmez, başka türlü ileride elinizden tutmaz, bayrağına, ülkesine, vatanına sahip çıkmaz. Davutoğlu gibi olacak çocuklarımız. Taşkent gibi bir yerden, öksüz büyümüş bir çocuk, dağların arasından, kendisini yetiştirmiş, üniversiteler bitirmiş, kitaplar yazmış, yurt dışında öğretim üyeliği yapmış, okumuş, çalışmış, dayanışma içinde olmuş; bugün Türkiye’nin başbakanı. “